Kendimize Hedef Koyarken

Bugun hayatta basarili olmakla ilgili cok onemli bir sey ogrendim.

Etrafimizda baktigimizda herkesin bir basari kriteri oldugunu goruyoruz. Ama bu basari kritrleri ve hedefleri hep basarilabilir olanlar uzerine kurulmus. Bir cogumuz cogu hedefi ulasilamaz olarak gordugumuz icin onlara hedef olarak bile yaklasamiyoruz. Hele bu kriterleri sektorler bazinda degerlendirdigimizde her sektor icin birbirine cok benzer hedefler karsimiza cikiyor. Ornegin;

XYZ banka Turkiye’nin en iyi bankasi olmaya calisiyor.

XYZ tum evlerde kullanilan temizlik malzemesi olmak istiyor.

XYZ spor ayakkabi herkesin oncelikli tercihi olmak istiyor.

XYZ gazetesi en cok okunan gazete olmak istiyor.

Bu liste uzayip gider.

Belki bu hedefler bazilari icin erisilebilir, bazilari icin ancak zamanla ulasilabilir. Uc asagi bes yukariya birbirleriyle ayni. Ama “gercekten” buyuk basarilara imza atmis olan sirketlere bakin..  O sirketlerin hedeflerinin sektor kriterlerinin cok cok ustunde oldugunu goreceksiniz. “Olmaz” diye bir seyi hic bir sekilde kabul etmemisler. Oncelikli olarak hedeflerinde farklilasmis olan sirketler basariya ulasiyor.

Buyuk basarilara imza atmak isteyen sirketlerin “duvar kagidi” etkisi veren “vizyon” ve “misyon” kavramlarini tekrar gozden gecirmeleri gerekiyor. Kendine bir farklilik katan ve bu degisimi A’dan Z’ye benimseyenler, tabiri caizse buyuk dusunen sirketlerin/kisilerin buyuk kazanclari oluyor.

Uzun soze gerek yok. Tek bir ornek konuyu cok net aciklayacak. Gecmisten bugune Google, “en cok kullanilan ya da tercih arama motoru olmayi” hedeflemiyor. “Dunya uzerinde tum verileri kendisinde toplamayi” hedefliyor.

Bugun hatta basarili olmakla ilgili cok onemli bir sey ogrendim.

Hangi sektorde olursa olsun, ne yaparsak yapalim her zaman hedeflerimiz cok yuksek olmali.

Ulasilamaz diye bir sey yok.

Yola devam.