Email ile Pazarlama – E Posta ile Pazarlama

Online Pazarlama Yontemleri

Email ile Pazarlama  – E Posta ile Pazarlama

Müşterinin ve verinin değeri ile ilgili söylenmiş yüzlerce söz öbeği var; müşteri velinimetimizdir, müşteri daima haklıdır veya müşteri kolay kazanılmıyor. Faaliyet gösterdiğiniz sektöre belki de her gün yurt içinde yeni firmalar katılıyor. Sağ olsun Özal zamanında ithalat serbest bırakıldığından artık yabancı menşeli firmaların da sizin sektörde rekabet etmek üzere yan kapınıza gelmesi mümkün. (yanlış anlaşılmasın ben de tamamen liberal ekonominin savunucularındanım :)). Neticede böyle bir ortamda güç bela kazandığınız bir müşteriyi elinizde tutmak çok zor. Nitekim artık günümüzde yeni bir müşteriyi kazanma maliyeti mevcut müşteriyi verimli hale getirmekten daha yüksek.

İşte tam bu nedenle müşterileri iyi tanımak onları üzmeden, sıkmadan hizmet verip pazarlama çalışması yapmak gerekir. Yoksa iki günlük sevgili gibi sizi terk ederler. Hele ki “ulan mahalle bakkalı abuzer abinin önünde migros poşetleri ile nasıl geçerim” korkusu online pazarlamada olmadıkça kötü bir hizmet ile terk edilmeniz an meselesi.

Satış yapmanın ilk taktiği öncelikle tüketicinin kafasındaki “menü” ye girebilmek. Bunu da aslında yapmanın en kolay yolu e-mail ile pazarlama çalışmaları. Ama bu iş o kadar yaygınlaştı ki zaman zaman gerçekten alıcısı olduğunuz bir firmanın gelen maillerinden sıkıldığınız için ileride alacağınız indirimli bir ürünü kaçırabilirsiniz. Madalyonun diğer tarafından kendinizi firmanın yerine koyun!!!

Halihazirda veritabanimizda olan musteriler bizler icin cok degerlidir. Musterilerimizin bizden ayrildigi ana kadar hic bikmadan, yilmadan, usanmadan bizimle kalmalari konusunda israrci davranmamiz, bir baska degisle her turlu taklayi atmamiz gerekiyor. Hele konumuz email ile pazarlama ise durum daha da kritik.. Musteri neden belirtmeksizin “artik e-mailleriniz almak istemiyorum” linkini tiklayarak marka ya da urununuzu her an terk edebilir. Bu yazida “musteri o noktaya gelene kadar neler yapilmaliydi” sorusunu tartismayacagim, “o linki tikladiktan sonra ne yapabiliriz” ve onlarin “e-maillerimizi almaya devam etmeleri” ve boylelikle email pazarlama calismalarimiza devam etmek icin kendimize nasil firsat yaratabiliriz’e ornek verecegim.

Bath & Body Shop isimli markadan haftada 4 gun gelen emaillerden cok bunaldim ve bugun gelen emailin altinda ufacik harflerle yazan unsubscribe linkini tikladim. Karsima cok zekice dusunulmus ve iyi planlanmis bir sayfa geldi. Emailleri almaktan vazgectigimi soyledigim anda bile marka beni musterisini birakmak istemiyor ve sansini deneyerek farkli secenekler sunuyor;

1. Tamam istemiyorsan sana eposta ile pazarlama yapmayacagim diyor. (islemi basariyla tamamlayabilecegimi hissettiriyor ve guven veriyor.
2. Istersen emaillerimizi haftada birden daha fazla gondermeyebiliriz diyor. (email uyeliginden cikmamam icin ikna edebilecek bir alternatif sunuyor)
3. O da mi olmadi? Peki o zaman yine email gonderelim ama 2-3 ayda al bu emailleri diyor. (emailleri almam icin israr ediyor)

Bu ekrani gordugumde cok akillica kurgulanmis email pazarlama taktiklerini taktir ederek 3. secenegi tercih ettim. Boylelikle hem ben ileride karsima cikabilecek promosyonal urunleri kacirmamis oldum hem de benim gibi potansiyel bir musteriyle maliyeti son derece dusuk olan email pazarlama kampanyalari ile firma kendine temasini surdurebilme sansi yaratti.